Sağlık

Dr Hüseyin Tırman ile Enerji Estetiği

Enerji Estetiği ile gelen Güzellik… Yüzyıllardır daha güzel olabilmek adına verilen mücadeleler, uğraşlar, bitkisel receteler, cerrahi uygulamalar… Hepsi bir bütün olarak ele alındığında kişinin ihtiyacına yönelik farklı uygulamalar ile güzellik kavramı artık herkes için mümkün olabiliyor. Eskiden sadece kadınlar için vazgeçilmez unsur olan güzellik , estetik kavramları artık erkekler için de olmazsa olmaz. Daha şekilli bir burun için ameliyat olan ya da  gıdı bölgesindeki sarkmayı gerdirmek isteyen beyler oldukça çok ! Ama su götürmez gerçek güzellik kavramına en çok da biz kadınlar özen göstermekteyiz😊 
Dr. Hüseyin Tırman

İşte bu nedenle günümüz modern çağın en yeni estetik trendi olan “enerji estetiğini

Devamını Oku

Grip Aşısı Hakkında Bilmemiz Gerekenler

Güzellik, Sağlık, Sosyal, Yaşam - serap - Kasım 16, 2015

Geçtiğimiz gün İstanbul Oyuncak Müzesi’nde @dinamikanne Sevgili Tuğba Babaoğlu ev sahipliğinde GSK’nın koşulsuz katkıları ile grip aşısı hakkında bilgi almak için biraraya geldik. Bir sağlık yönetim uzmanı olarak sağlığı ve sağlığı korumanın yollarını konuşup tartıştığım keyifli gunlerden biriydi. Prof. Dr. Selim Badur, yönelttigimiz soruları tüm içtenliği ile cevaplarken bizler de doğru bildiğimiz yanlışlarımızı görmüş; bilmediğimiz yeni bilgiler edinmiş olduk. Çocuklarımız etkinliğin yapıldigi mekanda keyiflerine bakarken biz de dostlarla kış ayına ve gribe karşı gardımızı aldık. Şimdi sizlerle de hem kendiniz hem de aileniz için grip hastalığı hakkında öğrendiğim tüm bilgileri soru cevap seklinde paylaşacağım. Bizler sorduk; GSK Gelişmekte =lan Ülkeler Aşı Bilimsel Danışmanı Prof. Dr. Selim Badur cevapladı: -Grip deyince aklımıza, ‘Domuz gribi, kuş gribi’ geliyor. İyi veya kötü grip diye bir şey var mı? Bu tip tanımlamalar çok doğru değil. Domuz gribi deyince, sanki daha ölümcül, korkutucu etkenler varmış gibi düşünülüyor. Aslında pandemi dediğimiz kıtalar arası salgınlar döneminde yaşamını yitiren insanlardan daha fazla sayıda insan, normal mevsimsel grip döneminde ölüyor. Gribin zirve yaptığı dönemlerde, kalp krizi veya şeker komasından ölenlerin sayısında ciddi bir artış oluyor. Bu artış da tamamen gribe bağlı olarak kronik hastalıkların tetiklenmesinden kaynaklanıyor. Dolayısıyla; gribi ‘domuz’ veya ‘kuş gribi’ diye nitelendirmemek lazım, her türlüsü tehlikeli. -Havaların soğumasıyla grip hastalığının görülme sıklığı artıyor. Gripten korunmak için alınabilecek önlemler nelerdir? Kişisel hijyen kuralları, bağışıklık sistemimizi güçlendirecek doğru beslenme alışkanlıkları ve koruyucu aşılardan yararlanarak hem bireysel hem de toplumsal anlamda gripten korunmak mümkün. Doğru beslenme, kişilerin bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışması için önem taşıyor. Sağlıklı/düzgün beslenme alışkanlıklarını uygulayarak bizleri çeşitli hastalıklardan koruyacak immün/bağışıklık sistemimizin güçlendirilmesine yardımcı olabiliriz. Ancak genel anlamda, immün sistem için uygun olan “doğru beslenme” alışkanlıklarının dışında, spesifik olarak grip etkeni Influenza virüslerine direkt olarak etki eden bir besin maddesi yok. Bu nedenle koruyucu aşılar daha güvenilir bir korunma yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. -Hastalığın grip olduğunu nasıl anlayacağız? İki şekilde ayırt edilir. Birincisi; grip yüksek ateşle seyreder. Yani ateşsiz grip yoktur. Ama 37 dereceyle seyreden nezle soğuk algınlığı ve diğer virüs enfeksiyonları vardır, tabii onlarda da yüksek ateş olabiliyor. Ama grip muhakkak yüksek ateş yapar. İkincisi; çok ani başlar. Yani bir anda dökülmeye başlarsınız. Grip yatağa yatırır, gribi ayakta geçiremezsiniz. -Grip aşısı olmanın doğru zamanı nedir? Aşıda zamanlama çok önemli, artık Türkiye’de gribin aktivitesinin arttığı ve zirve yaptığı dönem değişti. Eskiden Kasım sonu, Aralık başında virüsü görürdük, son 5 senedir grip Türkiye’ye Ocak’tan önce gelmiyor. Şu günlerde Aralık ayında hatta Ocak ayının ilk yarısında ateşli bir solunum yolu enfeksiyonu geçirirseniz emin olun o bir grip değil. Başka virüslerdir. Grip Türkiye’de artık uzun süreden beri Ocak sonu ve Şubat ayı gibi başlıyor. Eskiden Şubat ayında biterdi, şimdi Nisan ve Mayıs aylarına kadar grip dolaşımda. Özetle; grip vakalarının görülmesi biraz ötelendi. Bu durum büyük olasılıkla küresel ısınma ve mevsim değişikliği ile ilintili. Dolasıyısla grip aşısında en ideal dönem; Kasım sonu ve Aralık ayı başı. Hatta Mart ayına kadar bile aşı yaptırılabilir. -Kaç yaşından itibaren çocuklarda aşı yapılabilir? Yaptırmalı mı yaptırmamalı mı? Türkiye’de grip aşısının çocuklara uygulanması zorunlu değil. Ama ABD veya Kanada gibi ülkelerde 6 aydan büyük çocuklara aşı uygulanıyor. Çocuklarda grip yaşlılardaki gibi ölümcül seyretmez ama hastaneye yatışlar görülür ve ağır bir ivmede seyreder. Kuzey Yarım Küre’de ne zaman grip görmeye başlıyoruz? Havaların soğumasıyla birlikte açık havadan kapalı alanlara geçiliyor. Sinemalar, okullar, kreşler, AVM’ler gibi bir arada toplu halde yaşanan alanlarda grip etkisi önce çocuklarda görülüyor. Okullarda çocuklar süratle birbirlerine bulaştırıyor ve sonra etki evdeki ebeveynlere ulaşıyor. Dolayısıyla; hastalığın çocuklardan diğer taraflara yayılmasını kesmek lazım. -Her yıl grip aşısı yaptıran da var, mesafeli durup hiç yaptırmayan da var. Dışarıdan bir maddenin vücuda verilmesi ne kadar doğru? Bu aşılar gelişmekte olan ülkelerde mi deneniyor? Aşı, sağlıklı olan çocuğunuza yaptıracağınız, ileride karşılaşma olasılığı bulunan bir etkenden korumak için yapılan bir uygulama. Dünya Sağlık Örgütü’nde Aşıların yan etkileriyle ilgili bir komisyonda görevliyim. Aşı karşıtı söylemler sadece Türkiye değil, dünyanın her yerinde var, o nedenle bu tür yaklaşımlara aşinayım. Ancak aşı konusunda yanlış bir algı var. Şöyle bir örnek vereyim; 1998 yılında İngiltere’de Andrew Wakefield isimli İngiliz cerrah Lancet gibi çok saygın bir tıp dergisinde “MMRS yani kızamık aşısı otizme yol açıyor” diye bir makale yayınlandı.. O yıl İngiltere’de bu söylem nedeniyle bir çok aile çocuğuna kızamık aşısı yaptırmadı. Ertesi sene İngiltere’de 987 çocuk kızamıktan öldü. Ve sonradan anlaşıldı ki aradan 10 sene geçince, bu yayındaki bilgiler gerçek değil. Aileler basit bir kızamık aşısı yaptırsaydı bu gibi üzücü durumlar yaşanmayacaktı. Aşı karşıtı söylemler o kadar popüler ki, bazı anne-babalar ‘Ben çocuğumun doğal olarak enfekte olmasını istiyorum’ diyor. Elbette doğal bir enfeksiyon geçirebilirsiniz, Hepatit A ve kızamıkta olduğu gibi bir de aşı ile enfekte olabilirsiniz. ‘Hangisi daha iyi korur’ derseniz, doğal geçirilen enfeksiyon çok daha sağlam korur. Ama doğal enfeksiyonda yüzde 1/binde 1 bir ölüm veya sakatlık söz konusu olabilir. Bunu göze alıyorsanız, çocuğunuzu aşılatmayın. İkincisi; ‘Çocuklara çok fazla aşı yapılıyor’ söylemi var; ‘Dışarıdan bu kadar fazla madde verilmeli mi’ gibi sorular çok ezbere söyleniyor. Neden? Bundan 10 sene önce çocuklara 7 aşı yapılıyordu ve bunların içinde yaklaşık 3 bin 200 tane protein vardı. Çocukların vücuduna yabancı madde giriyordu. Şu anda aşı takviminde 12 aşı var ama aşılar öyle saflaştırıldı ki, 3 bin 200 protein yerine 125 protein veriliyor. Saflaştırıldı ve sayıları azaldı. Bizim bağışıklık sistemimiz; bırakın 12 aşıyı, yaklaşık 100 bin aşıyı kaldıracak ve ona cevap verecek güçte. Yani immün sistemimize çok yükleniyoruz ve bu nedenle zarar görür yormayalım sistemimizi diye düşünmek çok anlamlı değil. İmmün sistemimizin bu aşılarla 100 binde biri kadarı çalışıyor. -Gripler bizim çocukluğumuzun griplerinden çok farklı. Aşı yaptırırsak her türlü grip virüslerinden korunabilir miyiz? 200 kadar mikroorganizma çoğu virüs solunum yolu enfeksiyonu yapıyor çocuklarda. Aşı ise bu 200 virüs içinde sadece grip virüsüne karşı korur. ‘Peki 200 tane etken var, grip aşısı sadece birine karşı koruyor, o zaman yaptırmayalım’ demeyin. Çünkü bütün o virüsler içinde ciddi olumsuzluklara yok açan grip virüsüdür. İkincisi, ‘Neden her sene grip aşısı oluyoruz’ diye sorarsanız; çünkü aynı sezon birden fazla kez grip geçirebilirsiniz. Çok sık sorulur: ‘Hepatit veya kızamık aşısı bir kez yapılır ve ömür boyu korurken grip aşısı neden her sene yapılıyor?’ Bu enfeksiyon hastalığın yapısıyla ilgili, aşıyı bir kenara bırakın, bir Hepatit A, Hepatit B geçiren veya kızamık geçiren çocuk ömür boyu bağışıklılık kazanır. Ama grip öyle değil, aynı sezon veya bir sonraki yıl yine gribe yakalanabilirsiniz. Bu durumda her sene aşılanmanızçok doğal.

 

-Halihazırda grip olan bir kişi ne zaman grip aşısı olabilir?

 

Grip aşısı olabilmek için ön şart kişinin sağlıklı olması. Gripten korunmak için her yıl mutlaka aşı olmak gerekiyor. Mayıs ayına kadar aşı yaptırabilirsiniz. -Grip aşısı soğuk algınlığından da koruyor mu? Grip aşısı o sezon görülen virüslere karşı etkilidir, dolayısıyla soğuk algınlığına karşı korumaz. -Bazı hastalar, aşı olduktan sonra çok ağır grip geçirdiğini belirtiyor… Grip aşısı inatçı bir aşıdır. Yani öldürülmüş bir virüs vardır içinde. Ölünün canlanması lazım bunun olması için. Ölü bir virüs canlanmayacağına göre aşıya bağlı grip hastalığı ortaya çıkmaz. -Gebeler grip aşısı olabilir mi? Gebelik döneminde doktorlar gebeye ilaç veya aşı uygulamaktan çekinir ama inaktif, yani ölü grip aşısı gebeliğin herhangi bir döneminde gebelerde uygulanması istenen ve Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘gebelere muhakkak yaptırın’ dediği tek aşıdır. Çünkü grip aşısı ile hem anne adayı hem de doğumdan sonra 6 aya kadar bebek korunuyor. Yani gebelerin grip aşısı yaptırmaları gerekiyor. Bizde hala kadın doğum doktorları buna çekinceyle yaklaşıyor ama Batı ülkeleri bunu çoktan uygulamaya başladı. -Emziren anneler yaptırabilir mi? Emziren anneler de aşı yaptırabilir, çocuklar ise 6 aydan sonra olabilir. -Kimler grip aşısı yaptırmamalı? 6 aydan küçük çocuklar yaptırmamalı. -Soğuk aşı zincirinin korunması gerekiyor, grip aşısı için bu geçerli mi? Bugün T.C. Sağlık Bakanlığı’nın oturttuğu bir sistem var. Bakanlık herhangi bir bakanlık aşısının hangi eczanede, hangi sıcaklıkta olduğunu barkodlarla takip edebiliyor. Ama grip aşısı bakanlık zincirinde olan bir aşı değil. Zaten grip aşısı inaktif, yani ölü bir aşı olduğu için, oda ısısında kalsa bile bir şey olmaz. Yalnızca canlı aşılar soğuk zincire duyarlıdır. -Aşı markasına göre etkinliği değişir mi? Hayır. A veya B firmasının aşılarının birbirinden hiçbir farkı yok. Hiç biri diğerinden üstün değil. Yalnızca, aşılarda şu ana kadar 3 virüs vardı. 2 tane Hepatit A, bir de B virüsü vardı. 2000’li yıllardan sonra görüldü ki, B’nin de ayrıca 2 tipi var ve Dünya Sağlık Örgütü böylece 4’lü aşıyı önerdi. Türkiye’de geçen seneden beri 4’lü aşı bulunuyor. Bunun kullanılması tercih edilir. -Her sezonda ortaya çıkacak virüs nasıl belirleniyor? Bunu firmalar belirlemiyor. Dünyada 100’ün üzerinde laboratuvar var, bunlar her yıl hangi alt tip virüslerin olduğunu Dünya Sağlık Örgütü’ne bildiriyor. Onlar da matematiksel modellemelerle bir formül belirliyor ve firmalar buna göre üretim yapıyor. Öngörü tutmazsa aşının etkinliği yüzde 80’den yüzde 60’a iner. Ama sıfırlanmaz. Öngörüler genelde yüzde 99 tutuyor.

 

Prof. Dr. Selim Badur’un verdiği tatmin edici cevaplardan sonra ben de kendim ve sevdiklerim için grip aşısını tercih edebilirim. Yine de çocuklarımız için çocuk doktorumuza , kendimiz için de kendi doktorumuza danışarak ilerlemekte fayda var Güne dair anlık paylasimlarimizi #ogripbuevegiremez hashtagi altında izleyebilirsiniz . Hain gripten artık korkmuyoruz. Sağlıklı günler
Devamını Oku

Amway’ in yeni ARTISTRY™ Hydra-V Koleksiyonu

Alışveriş, Cilt Bakımı, Güzellik, Sağlık - serap - Ekim 19, 2015

Dünyanın en büyük doğrudan satış şirketi Amway’in derinlemesine nemlendirme sağlayan yeni cilt bakım serisi ARTISTRY Hydra-V™ Koleksiyonunu bir süredir kullanıyorum. 

 

 

Yaz aylarında güneşin de etkisi ile oldukça nemsiz kalan cildim için ideal bir seri. Birlikte yakından inceleyelim. Derinlemesine nemlenme sağlayan bu seri, özellikle su bazlı oluşu açısından benden tam puan aldı. Çünkü yağlıya dönük karma bir cildim var ve yağlı ürünleri tercih edemiyorum. Su bazlı nemlendirici ürünler hep favorim. Ciltteki dehidrasyonun her mevsim sorun olarak ortaya çıkabiliyor. Yazın gunesin etkisi ile, kışın kuru soğuk ve rüzgarın etkisi ile cildimiz nemini kaybediyor. 20 li yaşlar itibari ile özellikle bu konuda cildimize özen göstermemiz oldukça önemli. Peki nedir Dehidre olmuş cilt ? Dehidre olmuş cilt; en dış katmanlarının yeterli su alamamasından kaynaklanan bir cilt durumudur. Kuru yani genetiği kuru olan cilt ile dehidre cildin arasında fark vardır. Kuru cildin yapısı değiştirilemez sadece ona uygun ürün kullanarak kırışıklıklar ertelenebilir. Ancak dehidre cilt nemlendirilerek eski ışıltısına kavusturulabilir. ARTISTRY HYDRA-V koleksiyonu, 20-35 yas arası kisilerin cildinin ihtiyacı olan nemlenmeyi sağlıyor. Henüz yaşlılık belirtileri ile karşılaşmayan cilt tipleri için oldukça uygun bir seri. 30lu yaşlara henüz girdiğim için güvenle kullanıyorum

 

Serinin , ferahlatan, yenileyen ve canlandıran 3 kategorisi bulunmakta. Suyu ciltte tutarak içinde bulunan değerli bileşenler Hydra Complex ile güçlü bir koruma saglar. Saf Norveç fiyort suyu cilt yüzeyine derinlemesine nemlendirme sağlarken, besin öğesi zengini Himalaya Pembe Kaya Mineralleri cildi yenileyerek su ulaşımının, depolanmasının ve tutulmasının geliştirilmesine yardım eder. Besleyici Hawaii Açai meyvesi, suyu hapsederek kalıcı nemlenme sağlar ve cildin nem bariyerinin güçlenmesini destekler.

 

“ARTISTRY HYDRA-V™ Koleksiyonu 7 üründen oluşmaktadır.

 ARTISTRY Hydra-V™ Koleksiyonu

Üç basit adımda cilt daha pürüzsüz, daha yumuşak ve daha esnek görünür ve hissedilir. Cilt bakım rutinimde önceliğim cildi temizlemekle başlar. Ferahlatıcı köpük temizleyici ile nazik hareketlerle yüzümü yıkıyorum ve ardından tonik uygulaması yapıyorum. 

 

Özellikle de makyaj uygulaması öncesinde cildi hazırlama görevini üstlenen tonik sonrası bu koleksiyonun kahramanı Canlandırıcı Konsantre Cilt Serumu uyguluyorum. Serum, kreme göre daha hızlı emilen ve daha hafif yapıda bir bakım ürünü olduğu için kremden önce uyguluyorum. Sonrasında da cildime uygun nemlendirici kremi uyguluyorum. Benim için göz kremi de çok önemli. Canlandırıcı jel kremi göz altlarına yukarıya doğru hareketlerle uyguluyorum. Ürünlerin içeriği Amway / Artistry güvencesi ile oldukça kaliteli.. Ambalajda kullanılan mavi renk de oldukça fresh bir görünüm katmış. Artistry Hydra – V serisini gönül rahatlığı ile önerebilirim

 

Amway, üyelik sistemi ile çalışan bir şirket. Dolayısı ile bu birbirinden özel formüllerle geliştirilmiş ürünleri ve daha nice farklı kategorideki ürünlerini https://www.amway.com.tr/ sitesi üzerinden üye olmak kaydı ile satın alabilirsiniz.

Devamını Oku

Herkes Emzirsin de Nasıl?

Bebegimizi anne sütü ile beslemenin ne kadar faydali olduğunu sanırım artık bilmeyen kalmadı. Hem Saglik Bakanlığı tarafından tüm sağlık kuruluslarinda emzirmeyi teşvik eden yayınların paylaşılması; hem de doktorların yureklendirmesi ile artık hepimiz bu konuda bilincliyiz.

Bilinçliyiz bilinçli olmasına da , bebelerimizi aç bırakmak pahasına hırslı da değiliz elbette

Devamını Oku

Bebek Bezi Dediğin

Bebek Bezi konusu ne kadar önemli! Tanem daha doğmadan secmistim bebek bezimizin markasını. Tecrübeli annelerin çoğunluğunun seçimi hep Molfix’ti.Ben de Tanem doğduğunda göbek bağı oyuntusu olan tek yeni doğan bebek bezi olmasi sebebi ile bu tercihimi uyguladım.

Bundan bir ay önceye dek kızımın asla pişik sorunu olmadı. Öyle her alt değiştirisimde kremler

Devamını Oku

EK GIDAYA GEÇİŞ/ TAHILLI SEBZE ÇORBASI

Bildiginiz gibi kızım Tanem neredeyse 8.ayını doldurmak üzere. Ve biz yaklaşık 2.5 aydır ek gıdaya geçmiş durumdayız.

Sosyal medyadan aldığım talepler doğrultusunda size ek gıda sürecinde severek yaptığım Tahıllı

Devamını Oku

MAMİ POWER, EMZIREN ANNE DOSTU

Mami Power Emziren Annelerin  Dostu… Anne sütü bebeği için en temel besindir ve azalması ya da tamamen gitmesi bir anne için çok üzücü bir durumdur. Hiç bir anne demesin ki, “sütüm çok fazla asla gitmez.” Gidiyormuş… İlk ay ıkı gogsumde de  taşacak kadar cok sut vardı. Ta ki bir gün gelip de olaylar sinsilesine dahil olana dek. Yaşadım. Ve gördüm. En büyük üzüntüleri yaşadığım dönemde. Bebeğimin sütü gitti. Türlü şeyler denedim. Mamaya muhtaç kalmadan ilk 6 ayı geçirebilmek için. Rezene ya da hurmadan bile yeterli sonuç alamayınca kilo almak pahasına lohusa şerbeti de denen kaynar yaptım içtim. Evet bebeğim için eskisi kadar olmasa da bir miktar süt oldu. Tabi sonra yaşadığım sıkıntılar git gide daha büyük bir yumak haline dönünce sağ göğsümdeki süt tamamen bitti. 6. ay kontrolünde beni üzen gerçekle karşılastım. Bebeğim bir ay boyunca hiç kilo almamıştı.Daha önce aldığı kilolara bakıp şu an hiç almamış olduğunu gören doktorum derhal bana beslenme düzeni ile ilgili önerilerde bulundu. Uzuntulerden uzak kalmak birinci şart olmakla birlikte protein yonunden zengin beslenmek ve süt yapıcı besinler , çaylar kullanmak yöntemi ile 1 hafta geçirmemi ve sonra bebeğimi yeniden tartacagını; eger kilo alımı yetersiz ise mamaya/muhallebiye geçeceğimizi söyledi. Zor bir hafta daha beni bekliyordu ama herşeyden önce bebeğim geliyordu ve her şeyi bir kenara bırakıp sütüme mutluluğuma ve beslenmeme odaklanmalıydım. İste bu hafta tanıştım MAMI POWER ile.

 

 

Once ılık içtim. Tadı mükemmel olmamakla birlikte denediğim diğer malt içeceklerine

Devamını Oku

Diş Çıkarma Mevzusu

İlk dişler ah o İlk dişler ne kadar önemli… Minicik kuzucugum için 2 aydan uzun süredir diş gelecek diye bekliyoruz ☺ Beklenen diş ha geldi ha gelecek derken türlü diş kaşıyıcılar metotlar denedik. Yine de yok gelmedi ilk dişler 🙂
Chicco Çilekli dış kaşıyıcı

 

 

Olmadı pırasa ve havuç
Sophie si ile❤
Sonra dedim ki ne kadar geç o kadar iyi 🙂  Ama tabi kaşımaya devam 🙂 Sophie bikbikleyen kauçuk bi diş çıkarma arkadaşı. Evire cevire oynuyor onunla. Sevdi Sophie yi💕

Tabi ki parmakları ile diş kaşımak en zevklisiydi☺Bazen benim parmakları yakaladığı

Devamını Oku

Ek Gıdaya Geçiş

Ek Gıda konusu 5. ayda ya da 6. ayda karşımıza çıkan yeni bir beslenme modeli. Biz 5.ayin sonunda ek gıdaya başladık. Tanemimin 7. Ayini doldurmasina sayılı günler kaldı. Yaklaşık 2 aydır önce meyve sonra sebze ile devam eden bir ek gida seruvenimiz var. Sütümün yaşadığım bazı talihsiz olaylar zinciri ile gitmesi ve sonra yeniden geri gelmesi için verdiğim emekle Mami Power tanismami şu yazımda anlatmıştım. Bu sayede anne sütü ana besini olmaya devam ediyor Tanem’in.

 

Ek gıda denince herkesin farklı düşünce ve tutumu var öyle ki doktorlar bile farklı görüşlere

Devamını Oku

KECI SÜTÜNDEN BEBEK MAMASI

Geçtiğimiz hafta yeni bir marka ile tanıştık: Topfer Tam da 6.ayimizin sonuna geldiğimiz günlerde “devam sütü” denilen sürece girdiğimiz zamanlarda tanışmış olmamız da ayrı güzel. 
Yoğurt Tarifi

Topfer in 0-6 ay sonuna dek kullanılan “organik bebek sütü ” ve de 6. Ay itibari ile

Devamını Oku
Bu sitede kullanılan her türlü yazı, içerik ve görsel malzeme Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. Bu blogdaki hiçbir içerik, kısmen ya da tamamen, önceden izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Serap Oğuz Tan ©2016 - Tüm Hakları Saklıdır.

Web Tasarım