Sosyal

İyi ki Doğdun Yavrum

İyi ki Doğdun Yavrum! Ne de çabuk geçti koca 1 yıl…İlk Göz göze geldiğimiz an hafızamda dün gibi… Ve şimdi uflerken 1 tanecik minicik mumu ne de çok umutlarımız var geleceğe dair… Nasıl büyüdün ve büyüttün bizi meleğim…

Kanayan yaraları sen sardın;  gri gökyüzünü sen boyadın maviye.. ve yine seninle doğduk yeniden

Devamını Oku

Grip Aşısı Hakkında Bilmemiz Gerekenler

Güzellik, Sağlık, Sosyal, Yaşam - serap - Kasım 16, 2015

Geçtiğimiz gün İstanbul Oyuncak Müzesi’nde @dinamikanne Sevgili Tuğba Babaoğlu ev sahipliğinde GSK’nın koşulsuz katkıları ile grip aşısı hakkında bilgi almak için biraraya geldik. Bir sağlık yönetim uzmanı olarak sağlığı ve sağlığı korumanın yollarını konuşup tartıştığım keyifli gunlerden biriydi. Prof. Dr. Selim Badur, yönelttigimiz soruları tüm içtenliği ile cevaplarken bizler de doğru bildiğimiz yanlışlarımızı görmüş; bilmediğimiz yeni bilgiler edinmiş olduk. Çocuklarımız etkinliğin yapıldigi mekanda keyiflerine bakarken biz de dostlarla kış ayına ve gribe karşı gardımızı aldık. Şimdi sizlerle de hem kendiniz hem de aileniz için grip hastalığı hakkında öğrendiğim tüm bilgileri soru cevap seklinde paylaşacağım. Bizler sorduk; GSK Gelişmekte =lan Ülkeler Aşı Bilimsel Danışmanı Prof. Dr. Selim Badur cevapladı: -Grip deyince aklımıza, ‘Domuz gribi, kuş gribi’ geliyor. İyi veya kötü grip diye bir şey var mı? Bu tip tanımlamalar çok doğru değil. Domuz gribi deyince, sanki daha ölümcül, korkutucu etkenler varmış gibi düşünülüyor. Aslında pandemi dediğimiz kıtalar arası salgınlar döneminde yaşamını yitiren insanlardan daha fazla sayıda insan, normal mevsimsel grip döneminde ölüyor. Gribin zirve yaptığı dönemlerde, kalp krizi veya şeker komasından ölenlerin sayısında ciddi bir artış oluyor. Bu artış da tamamen gribe bağlı olarak kronik hastalıkların tetiklenmesinden kaynaklanıyor. Dolayısıyla; gribi ‘domuz’ veya ‘kuş gribi’ diye nitelendirmemek lazım, her türlüsü tehlikeli. -Havaların soğumasıyla grip hastalığının görülme sıklığı artıyor. Gripten korunmak için alınabilecek önlemler nelerdir? Kişisel hijyen kuralları, bağışıklık sistemimizi güçlendirecek doğru beslenme alışkanlıkları ve koruyucu aşılardan yararlanarak hem bireysel hem de toplumsal anlamda gripten korunmak mümkün. Doğru beslenme, kişilerin bağışıklık sisteminin sağlıklı çalışması için önem taşıyor. Sağlıklı/düzgün beslenme alışkanlıklarını uygulayarak bizleri çeşitli hastalıklardan koruyacak immün/bağışıklık sistemimizin güçlendirilmesine yardımcı olabiliriz. Ancak genel anlamda, immün sistem için uygun olan “doğru beslenme” alışkanlıklarının dışında, spesifik olarak grip etkeni Influenza virüslerine direkt olarak etki eden bir besin maddesi yok. Bu nedenle koruyucu aşılar daha güvenilir bir korunma yöntemi olarak karşımıza çıkıyor. -Hastalığın grip olduğunu nasıl anlayacağız? İki şekilde ayırt edilir. Birincisi; grip yüksek ateşle seyreder. Yani ateşsiz grip yoktur. Ama 37 dereceyle seyreden nezle soğuk algınlığı ve diğer virüs enfeksiyonları vardır, tabii onlarda da yüksek ateş olabiliyor. Ama grip muhakkak yüksek ateş yapar. İkincisi; çok ani başlar. Yani bir anda dökülmeye başlarsınız. Grip yatağa yatırır, gribi ayakta geçiremezsiniz. -Grip aşısı olmanın doğru zamanı nedir? Aşıda zamanlama çok önemli, artık Türkiye’de gribin aktivitesinin arttığı ve zirve yaptığı dönem değişti. Eskiden Kasım sonu, Aralık başında virüsü görürdük, son 5 senedir grip Türkiye’ye Ocak’tan önce gelmiyor. Şu günlerde Aralık ayında hatta Ocak ayının ilk yarısında ateşli bir solunum yolu enfeksiyonu geçirirseniz emin olun o bir grip değil. Başka virüslerdir. Grip Türkiye’de artık uzun süreden beri Ocak sonu ve Şubat ayı gibi başlıyor. Eskiden Şubat ayında biterdi, şimdi Nisan ve Mayıs aylarına kadar grip dolaşımda. Özetle; grip vakalarının görülmesi biraz ötelendi. Bu durum büyük olasılıkla küresel ısınma ve mevsim değişikliği ile ilintili. Dolasıyısla grip aşısında en ideal dönem; Kasım sonu ve Aralık ayı başı. Hatta Mart ayına kadar bile aşı yaptırılabilir. -Kaç yaşından itibaren çocuklarda aşı yapılabilir? Yaptırmalı mı yaptırmamalı mı? Türkiye’de grip aşısının çocuklara uygulanması zorunlu değil. Ama ABD veya Kanada gibi ülkelerde 6 aydan büyük çocuklara aşı uygulanıyor. Çocuklarda grip yaşlılardaki gibi ölümcül seyretmez ama hastaneye yatışlar görülür ve ağır bir ivmede seyreder. Kuzey Yarım Küre’de ne zaman grip görmeye başlıyoruz? Havaların soğumasıyla birlikte açık havadan kapalı alanlara geçiliyor. Sinemalar, okullar, kreşler, AVM’ler gibi bir arada toplu halde yaşanan alanlarda grip etkisi önce çocuklarda görülüyor. Okullarda çocuklar süratle birbirlerine bulaştırıyor ve sonra etki evdeki ebeveynlere ulaşıyor. Dolayısıyla; hastalığın çocuklardan diğer taraflara yayılmasını kesmek lazım. -Her yıl grip aşısı yaptıran da var, mesafeli durup hiç yaptırmayan da var. Dışarıdan bir maddenin vücuda verilmesi ne kadar doğru? Bu aşılar gelişmekte olan ülkelerde mi deneniyor? Aşı, sağlıklı olan çocuğunuza yaptıracağınız, ileride karşılaşma olasılığı bulunan bir etkenden korumak için yapılan bir uygulama. Dünya Sağlık Örgütü’nde Aşıların yan etkileriyle ilgili bir komisyonda görevliyim. Aşı karşıtı söylemler sadece Türkiye değil, dünyanın her yerinde var, o nedenle bu tür yaklaşımlara aşinayım. Ancak aşı konusunda yanlış bir algı var. Şöyle bir örnek vereyim; 1998 yılında İngiltere’de Andrew Wakefield isimli İngiliz cerrah Lancet gibi çok saygın bir tıp dergisinde “MMRS yani kızamık aşısı otizme yol açıyor” diye bir makale yayınlandı.. O yıl İngiltere’de bu söylem nedeniyle bir çok aile çocuğuna kızamık aşısı yaptırmadı. Ertesi sene İngiltere’de 987 çocuk kızamıktan öldü. Ve sonradan anlaşıldı ki aradan 10 sene geçince, bu yayındaki bilgiler gerçek değil. Aileler basit bir kızamık aşısı yaptırsaydı bu gibi üzücü durumlar yaşanmayacaktı. Aşı karşıtı söylemler o kadar popüler ki, bazı anne-babalar ‘Ben çocuğumun doğal olarak enfekte olmasını istiyorum’ diyor. Elbette doğal bir enfeksiyon geçirebilirsiniz, Hepatit A ve kızamıkta olduğu gibi bir de aşı ile enfekte olabilirsiniz. ‘Hangisi daha iyi korur’ derseniz, doğal geçirilen enfeksiyon çok daha sağlam korur. Ama doğal enfeksiyonda yüzde 1/binde 1 bir ölüm veya sakatlık söz konusu olabilir. Bunu göze alıyorsanız, çocuğunuzu aşılatmayın. İkincisi; ‘Çocuklara çok fazla aşı yapılıyor’ söylemi var; ‘Dışarıdan bu kadar fazla madde verilmeli mi’ gibi sorular çok ezbere söyleniyor. Neden? Bundan 10 sene önce çocuklara 7 aşı yapılıyordu ve bunların içinde yaklaşık 3 bin 200 tane protein vardı. Çocukların vücuduna yabancı madde giriyordu. Şu anda aşı takviminde 12 aşı var ama aşılar öyle saflaştırıldı ki, 3 bin 200 protein yerine 125 protein veriliyor. Saflaştırıldı ve sayıları azaldı. Bizim bağışıklık sistemimiz; bırakın 12 aşıyı, yaklaşık 100 bin aşıyı kaldıracak ve ona cevap verecek güçte. Yani immün sistemimize çok yükleniyoruz ve bu nedenle zarar görür yormayalım sistemimizi diye düşünmek çok anlamlı değil. İmmün sistemimizin bu aşılarla 100 binde biri kadarı çalışıyor. -Gripler bizim çocukluğumuzun griplerinden çok farklı. Aşı yaptırırsak her türlü grip virüslerinden korunabilir miyiz? 200 kadar mikroorganizma çoğu virüs solunum yolu enfeksiyonu yapıyor çocuklarda. Aşı ise bu 200 virüs içinde sadece grip virüsüne karşı korur. ‘Peki 200 tane etken var, grip aşısı sadece birine karşı koruyor, o zaman yaptırmayalım’ demeyin. Çünkü bütün o virüsler içinde ciddi olumsuzluklara yok açan grip virüsüdür. İkincisi, ‘Neden her sene grip aşısı oluyoruz’ diye sorarsanız; çünkü aynı sezon birden fazla kez grip geçirebilirsiniz. Çok sık sorulur: ‘Hepatit veya kızamık aşısı bir kez yapılır ve ömür boyu korurken grip aşısı neden her sene yapılıyor?’ Bu enfeksiyon hastalığın yapısıyla ilgili, aşıyı bir kenara bırakın, bir Hepatit A, Hepatit B geçiren veya kızamık geçiren çocuk ömür boyu bağışıklılık kazanır. Ama grip öyle değil, aynı sezon veya bir sonraki yıl yine gribe yakalanabilirsiniz. Bu durumda her sene aşılanmanızçok doğal.

 

-Halihazırda grip olan bir kişi ne zaman grip aşısı olabilir?

 

Grip aşısı olabilmek için ön şart kişinin sağlıklı olması. Gripten korunmak için her yıl mutlaka aşı olmak gerekiyor. Mayıs ayına kadar aşı yaptırabilirsiniz. -Grip aşısı soğuk algınlığından da koruyor mu? Grip aşısı o sezon görülen virüslere karşı etkilidir, dolayısıyla soğuk algınlığına karşı korumaz. -Bazı hastalar, aşı olduktan sonra çok ağır grip geçirdiğini belirtiyor… Grip aşısı inatçı bir aşıdır. Yani öldürülmüş bir virüs vardır içinde. Ölünün canlanması lazım bunun olması için. Ölü bir virüs canlanmayacağına göre aşıya bağlı grip hastalığı ortaya çıkmaz. -Gebeler grip aşısı olabilir mi? Gebelik döneminde doktorlar gebeye ilaç veya aşı uygulamaktan çekinir ama inaktif, yani ölü grip aşısı gebeliğin herhangi bir döneminde gebelerde uygulanması istenen ve Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘gebelere muhakkak yaptırın’ dediği tek aşıdır. Çünkü grip aşısı ile hem anne adayı hem de doğumdan sonra 6 aya kadar bebek korunuyor. Yani gebelerin grip aşısı yaptırmaları gerekiyor. Bizde hala kadın doğum doktorları buna çekinceyle yaklaşıyor ama Batı ülkeleri bunu çoktan uygulamaya başladı. -Emziren anneler yaptırabilir mi? Emziren anneler de aşı yaptırabilir, çocuklar ise 6 aydan sonra olabilir. -Kimler grip aşısı yaptırmamalı? 6 aydan küçük çocuklar yaptırmamalı. -Soğuk aşı zincirinin korunması gerekiyor, grip aşısı için bu geçerli mi? Bugün T.C. Sağlık Bakanlığı’nın oturttuğu bir sistem var. Bakanlık herhangi bir bakanlık aşısının hangi eczanede, hangi sıcaklıkta olduğunu barkodlarla takip edebiliyor. Ama grip aşısı bakanlık zincirinde olan bir aşı değil. Zaten grip aşısı inaktif, yani ölü bir aşı olduğu için, oda ısısında kalsa bile bir şey olmaz. Yalnızca canlı aşılar soğuk zincire duyarlıdır. -Aşı markasına göre etkinliği değişir mi? Hayır. A veya B firmasının aşılarının birbirinden hiçbir farkı yok. Hiç biri diğerinden üstün değil. Yalnızca, aşılarda şu ana kadar 3 virüs vardı. 2 tane Hepatit A, bir de B virüsü vardı. 2000’li yıllardan sonra görüldü ki, B’nin de ayrıca 2 tipi var ve Dünya Sağlık Örgütü böylece 4’lü aşıyı önerdi. Türkiye’de geçen seneden beri 4’lü aşı bulunuyor. Bunun kullanılması tercih edilir. -Her sezonda ortaya çıkacak virüs nasıl belirleniyor? Bunu firmalar belirlemiyor. Dünyada 100’ün üzerinde laboratuvar var, bunlar her yıl hangi alt tip virüslerin olduğunu Dünya Sağlık Örgütü’ne bildiriyor. Onlar da matematiksel modellemelerle bir formül belirliyor ve firmalar buna göre üretim yapıyor. Öngörü tutmazsa aşının etkinliği yüzde 80’den yüzde 60’a iner. Ama sıfırlanmaz. Öngörüler genelde yüzde 99 tutuyor.

 

Prof. Dr. Selim Badur’un verdiği tatmin edici cevaplardan sonra ben de kendim ve sevdiklerim için grip aşısını tercih edebilirim. Yine de çocuklarımız için çocuk doktorumuza , kendimiz için de kendi doktorumuza danışarak ilerlemekte fayda var Güne dair anlık paylasimlarimizi #ogripbuevegiremez hashtagi altında izleyebilirsiniz . Hain gripten artık korkmuyoruz. Sağlıklı günler
Devamını Oku

İlk dişi çıktı diş bugdayı yapalım :)

Diş buğdayı Partisi, ilk dişin çıkması ile birlikte evde Kur’an okutulması da dahil olan bir Türk Geleneği 🙂

Tabi ki 10. ayımızda teşrif ederek aramıza gelen minik inci diş için biz de Antalya’da

Devamını Oku

Geleneksel Antalyalı Blog Yazarları Buluşması

Sosyal, Yaşam - serap - Ekim 12, 2015

Antalyalı Blogger dostlar edindim, hepsi birbirinden tatlı insanlar. İşte bu güzel dostlarımdan Sevgili Çağla Abla’mın liderliğinde çok güzel bir blogger etkinliği gerçekleşti geçtiğimiz haftalarda.

Çoğunluğu yemek blogu yazarı olan katılımcı arkadaşlarımla sohbet etmek, onların bilgilerinden

Devamını Oku

Kişisel İmajımızla Fark Yaratıyoruz

Bence, Eventler, Moda, Sosyal, Stil, Yaşam - serap - Ekim 4, 2015

Kişisel İmaj, nasıl göründüğümüz, nasıl algılandığımız; kendimizi hal tavır ve görselliğimizle nasıl gösterdiğimiz ile ilgili önemli bir konu. Sunduğumuz bir hizmet ; bir sunum; ya da bir ürün olabilir. Ama işe önce kendimizle başlamak en önemli konu.

 

Eylül ayinin 12 sinde memleketim Antalya’da yine muthis bir organizasyona ev sahipligi yaptim. Kişisel İmaj Konusunu anlatmak üzere alanlarında en iyi olan uzman kişileri bir araya getirerek Antalyalı blogger dostlarımla unutulmaz bir organizasyonda bir araya geldim..

 

Antalya’da bulundugum yaz sezonu boyunca kendisinden profesyonel anlamda yaşam koçlugu aldigim sevgili Selin Gunsev’i Antalyalı blog yazarları ile 12 eylül cumartesi günü Akra Barut Otel’de bir araya getirdim.

 

 

Antalyalı blogger dostlarimin ilgi ile katildigi etkinlikte aynı zamanda

Devamını Oku

DOĞA VE ÇOCUKLAR İÇİN KOŞUYORUZ. HAYDİ, KOŞARAK AĞAÇ KARDEŞLİĞİ’NE DESTEK OLMAYA!

Sosyal, Yaşam - serap - Eylül 14, 2015

Bu günlerde “Adım Adım Oluşumu” adını  çok sık duyuyoruz ama duymayanlar için bu anlamlı oluşumu anlatalım. Adım Adım, Mart 2008’de, yardımseverlik koşusunu Türkiye’de tanıtmak ve yaygınlaştırmak için kurulan ilk sivil toplum oluşumu. 6 bin gönüllü koşucusu ve 66 bin bağışçısı aracılığıyla bünyesinde yer alan Sivil Toplum Kuruşları’na maddi kaynak ve tanıtım desteği sağlıyor. Peki nasıl oluyor? Çok kolay. 15 Kasım’da İstanbul Maratonu yapılacak ya, eğer siz de koşmaya karar verdiyseniz, yalnızca koşmak yerine Adım Adım Oluşumu içinde yer alarak koşunuzu bir STK’nın yararına yapabilirsiniz. Örneğin, TEMA Vakfı bu yıl Adım Adım Oluşumu içinde “Ağaç Kardeşliği” projesine destek sağlamak amacı ile yer alacak.   Siz koştukça ve sizin adınıza yapılacak bağışlarla neler oluyor neler: • Türkiye’nin 7 bölgesinden çocuklar, yıl boyunca bu özel doğa eğitim programına katılacak • Boynuna asabileceği şekilde tasarlanmış bir gözlem kutusunun merceğinden doğal varlıkları yakından inceleyecek • Kendi saksısına, kendi tohumunu ekip bir fidanın yetişmesine tanıklık edecek • Fidanı yetişirken gözlem defterine duygularını, düşüncelerini not edecek  • Zamanı gelince yetiştirdiği fidanı toprakla buluşturacak • Tüm bu süre boyunca TEMA Vakfı’ndan gönüllüler onu ziyaret edecek, sorularını yanıtlayacak • Eğitim alan her çocuk için Çanakkale’de bir fidan dikilerek 4.000 4000 fidanlık bir Hatıra Ormanı oluşturulacak. Çanakkale’de fidanlar dikile dursun, 7 ildeki 4000 çocuk bir yandan da “yaparak ve yaşayarak” doğa eğitimi alacaklar. Bu eğitimin bir parçası olarak kendilerine dağıtılan saksılara Çanakkale’deki 4.000 fidanın kardeşi olan ağaçları yetiştirmek için tohum ekip filiz vermesini ve bir fidanını yetişmesini gözlemleyecekler. Çocuk, saksıda yetiştirdiği fidan, ormandaki fidan, onun için koşanlar  ve onların bağışçıları; herkes ağaç kardeşi olacak. TEMA Vakfı’nın hedefi 4000 çocuğa bu eğitimi verebilmek ve 8000 fidan dikebilmek. Çocuklar da Ağaç Kardeşliği projesi ile TEMA Vakfı uzmanları tarafından tasarlanmış, doğayı deneyimlemeye ve gözlemlemeye dayanan bir eğitim alacak.   Sizleri böylesi güzel bir projeden haberdar etmek bizden koşması sizden.

<a href="http://l.facebook.com/l.php?u=http%3A%2F%2Fwww.adimadim.org%2Fuyelik%2FUyelik.aspx&h=mAQFafOsd&enc=AZNHjfIiDIvzaujhLbeGqSHoObjalfyERC7PRDRz8Ddncm1_jZc8SKceGIRBWloFrEw&s=1

Devamını Oku

Diş Buğdayı Partimiz

Diş Buğdayı Partisi

Tanemimin dişi artık çıkıyor minicik bir beyaz noktacik sağ alt damaktaki yerini aldı ☺ onun

Devamını Oku

Süt Icmek Faydalı mı ?

Süt ile ilgili gerçekleri beslenme uzmani Selahattin Donmez’den öğrendiğimiz bir toplantıda

Devamını Oku

Tanem Bebek Balosunda

Tanem geçtiğimiz günlerde ilk defa bir baloya katıldı ☺ Bu Bebek Balosu o kadar güzel düşünülmüştü ki; tüm bebekler katılsa keşke dedim☺ prenses ve prensler en şık kıyafetlerini giyip geldiler Tatlı Huzur ‘a. Mekanın adı Tatlı Huzur’du. Ayakkabı markası Bebbini bu şirin buluşma için Kalamış’ta bulunan bu naif mekanı seçmişti.

Bizi cocuklugumuza goturen ayakkabi modelleri ile Bebbini tam bir nostalji ruzgari estirdi. %100

Devamını Oku

Blogger anneler ve çocukları Panco Defilesinde

Blogger Lansman organizasyonları her zaman benim için bambaşka bir tat ancak bu defa daha bir

Devamını Oku
Bu sitede kullanılan her türlü yazı, içerik ve görsel malzeme Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. Bu blogdaki hiçbir içerik, kısmen ya da tamamen, önceden izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Serap Oğuz Tan ©2016 - Tüm Hakları Saklıdır.

Web Tasarım