Posts for geziyorum

Londra Seyahatimiz – 1

Aile, Annelik, Bence, Evlilik, Hamilelik, Keşif, Moda, Stil, Yaşam - serap - Ağustos 16, 2014

Hamileligimin ilk 3 ayında o kadar çok yolculuk yaptım ki! Henuz bebegimin varligini bilmeden gittiğim Ankara; sonrasında  Antalya ve Kırklareli yolculukları , en sonunda da Londra. Içinde araba, uçak ve otobüs yolculuğunun da olduğu bu süreçte beni en zorlayan şey bitmek bilmez bulantılarımdı. Ne zaman ki 14. haftaya  girdim bulantilarim azaldı ve seyahatlerde daha özgür ve rahat olabildim ☺

Şimdi size Londra seyahatimden kısa notlar paylaşacağım ☺

Londra’nın simgesi haline  gelen telefon kulübelerini ben çok sevdim ☺ Kırmızı kulübe mi daha güzel siyah mı☺ Şansımıza Londra da kaldığımız 7 gün boyunca hava harikaydı. Yağmur yapmak söyle dursun ; kara bulutlar bile yoktu ! Akşam üzeri serinleyince deri ceket yeterli oluyordu. ( mayis ayının son haftalari) Londra’da bol bol yürüyüş yaptık. Bir yerden bir yere gitmek gerçekten çok kolay. Under ground metro sistemi harika. Ister yürü ister metro ile kolayca şehrin Bi ucuna ulaş.  Üstelik hamileler için ‘baby on board’ rozeti veriyor sağlık bakanlığı. Ve bu rozeti taktığınız takdirde tüm koltuklar sizin☺ yer vermeleri için karninizi gözlerine sokmak zorunda değilsiniz ☺ Piccadilly Circus ve Covent Garden civarında yürüyüş yapmak çok keyifliydi.  Aynı gün içerisinde bir çok yeri gezdik.  Tower Bridge, London Eye, Trafalgar Square, Big Ben, Tower of London. Hepsi birbirine çok yakın dolayisi ile bir günde tamamlanabilecek bir gezi. Ama tabi ki biz bir defa ile sınırlı kalmayıp her yerini talan ettik London City’nin☺ Sabah 10 da çıkıp akşam 9-10 da geri döndük o kadar uzun süre gezdik ki! Bu süreçte tabi ki ara öğün olarak meyve ve Pret a Manger ya Sturbucks ya da Costa’dan aldığım sandwichler işe yarıyordu. Ama çabuk yoruluyordum saatte bir mola veriyorduk ve dinleniyorduk. Hamile iken gezilmez diye bişi yok ☺ National Museum’a da gittim hatta içeride fotoğraf çekilme yasağının olduğunu bilmeden fotoğraf bile cekildim☺ sansliydık ki içeride bir de müzik dinletisi vardı.  Ama ben sokakta yapılan  müzikleri daha çok beğendim açıkçası ☺

Piccadilly deki ara sokaklara mutlaka girin inanılmaz tatlı butikler var 💜 Tower Bridge 🙂 Thames Nehri boyunca karşılıklı olarak gezdiğimiz bu gün için paylaşacağım notlar bunlar. Şehrin merkezi olan Piccadilly ye gelince zaten bu yerlerin hepsini kolayca bulur ve gezersiniz hiiic kafaya takmayin:) londra Seyahatimizin diğer parçalarını da çok yakında paylaşacağım ☺ sevgiler 
Devamını Oku

Setur ile Roma tatili

Keşif, Yaşam - serap - Mayıs 27, 2014

İtalya’nın başkenti olan Roma, tarihi, yapıları ve yeme içme kültürü ile Dünya’nın

Devamını Oku

Bir Antalya Klasiği

Tüm Yazılar - serap - Aralık 6, 2013

Geçtiğimiz ay Antalya’ya yaptığım iş seyahatinde baba evinde kalmak kısmet oldu 🙂 Hem iş hem hasret gidermece ikisi bir arada olunca tadına doyum olmadı tabi.Fırsat bu fırsat anneciğime yaprak sarması; babaanneme de içli köfte yaptırdım. Baba tarafım Elazığlı, anne tarafım Anamurlu olunca bizim evde hem Akdeniz; hem de Doğu Anadolu bölgesinin mutfak kültürü hakim oldu 🙂 Bu sayede oldukça karma bir mutfak kültürüne sahip oldum .

Bu arada bilmeyenler için Antalya’nın mor üzümü ve de turunçgilleri (Mandalina, portakal

Devamını Oku

BUYUKADA’DA ROMANTIK KACAMAK

Keşif, Stil, Tüm Yazılar - serap - Kasım 2, 2013

Bayram tatilimizin son günlerini İstanbul’da geçirelim diye karar vermiştik eşimle. Ama tam olarak öyle olmadı 🙂 Çünkü ben son dakikada kocişimin aklını çeldim ve BüyükAda’ya gidip bir gece de orada kalalım dedim 🙂 Ve öyle de oldu :)) Arabamızı Bostancı otoparkında bırakıp 16.00 vapuru ile geçtik Ada’ya… Daha vapurdayken insan kapılıyor ada atmosferine…. Hele de benim gibi romantik biriyseniz daha Ada adını duydugunuz an tazeleniyor aşkınız, sevdanız 🙂  Kalacağımız otelin tarihi ve yaşanmışlıkları olmasını çok istiyordum… Her ada gezimizde önünden geçtiğimiz kubbeli ve kırmızı panjurlu  tarihi Splendid Palas tam  da böyleydi… Deniz manzaralı bir oda da seçtik mi olay tamamdı 🙂 

Splendid Palas 1908 yılında açılmış. Düşünsenize tarihi içinde bu kadar barındıran bir sanat eseri burası! Art Nouveau tarzından esinlenerek inşa edilmiş ancak odaların çerçevelediği aydınlık iç avlusu ve ve avlu etrafındaki sutunlarıyla otel mimarisi doğu ve batının sentezlendiğini bize açıkça gösteriyor. Tavanlar çok yüksek ve iki balkonu olan odamızın her iki balkon kapısı da denize açılıyor 🙂 Sanıyorum adada kalmanın en güzel yanı da bu 🙂    

Gittiğimiz gün hava hafif yağmurluydu. Ama şansımıza biz odamıza yerleşip dışarıya cıktığımızda ne yağmur kalmıştı ne de rüzgar… Keyifli bir akşam gezintisinden sonra hemen güzel bir balıkçı lokantası bulup akşam yemeğimizi sipariş ettik 🙂 

 Sonra da Ada’nın tadını çıkardık 🙂

Bu gördüğünüz bilardo topları da odamızın anahtarı 🙂 Oldukça orijinal bir fikir 🙂  O gece müthiş bir yağmur yağdı. Yüksek tavanlar ve camlarla çevrili odamızda yağmur sesini duyarak değil; hissederek uyumak bile ayrı keyifliydi… Sabah otelimizde güzel bir kahvaltı yaptık. Sonra da oteli keşfe çıktık 🙂   Özellikle sabah kahvaltıları çooook başarılı olan kaliteli bir otel burası. Ömrümde bu kadar güzel poaca yediğimi  hatırlamıyorum.

                  Otelin tarihi bir mimari olduğunu belirtmiştim. Asansörüne ba-yıl-dımm! İçi de dışı da ayrı güzel. İçinde oturulabilen bir asansör görmüş müydünüz? İşte bu öyle bir asansör 🙂 

E tabi o zaman biz de asansör pozu verelim yani değil mi :))        Beni tanıyanlar bilir altın varaklı aynalara düşkünlüğüm vardır 🙂 

Yağan yağmura inat ben balkonda kapı arkasından poz verme derdindeyim 🙂  AAAA  o da neee??? Karga sen bizim balkona ceviz mi bıraktın tatlı kuşum benim 😀 Ve evrenin bize gönderdiği hediyeyi büyük bir sevgi ile kabul ettik, kırma derdimiz de olmadan afiyetle cevizimizi yedik 🙂 
Fayton; bir Ada klasiği 🙂
Sonra da ver elini Ada gezisi 🙂 Yağmur yağar ama biz yine de gezip keyif yaptık ….  Bilmeyenler için belirtmek isterim ki, Adalarda motorlu taşıt kullanmak yasaktır. Ulaşım Faytonlar ve bisikletlerle sağlanır 🙂 

Bordo Şapka Batik, Fiyonklu Trenchcoat yurt dışından bir siteden alındı, çanta Vakko
Adadaki evlerin hepsi birbirinden güzel ve değerli bence. Böyle mimari yapıların önünde poz vermek de benim için paha biçilemez fırsat :)) 

 Bu bankta oturup hırçın denizin dalgalarını

Devamını Oku

Boğazda bir Pazar

Stil, Tüm Yazılar - serap - Ekim 21, 2013

Bayram tatilimizi bitirip yoğun bir haftaya başladık 🙂 Tatilin son günü enerji depolamak için Paşabahçe’de başlayıp Anadolu Kavağı’nda biten bir gezi yaptık arkadaşlarla. Şimdi bu gezinin bir parçası olan YOROS KALESİ’ne (Beykoz) ait bir kaç kare paylaşıyorum sizinle 🙂 Sonra da İntikam Dizisinin çekildiği Yolcu Cafe ve Anadolu Kavağı kareleri ile doğa fotoğraflarımızı bulacaksınız bu postta 🙂 
Yoros Kalesi -Beykoz 
3. Köprü’nün yapılacağı yerin manzarası 🙂 Ve şu an buralar inanılmaz güzel ormanlarla dolu…. İşte Köprünün her iki tarafınında da karşılıklı olarak pilonlar kurulmuş durumda…
Trenchcoat ve ayakkabı Zara, Siyah Elbise Koton 

Biz de henüz bu güzel doğa bu kadar bakirken keyfini çıkardık 🙂 

Yoros Kalesi

 Ve şimdi de gelelim bu güzel pazar gününü daha da anlamlı kılan arkadaşlarımla güzel

Devamını Oku

Antalya’da Bayram Tatili

Tüm Yazılar - serap - Ağustos 20, 2013

Bu yaz Serap leyleği havada gördü diyorsanız içinizden sakın ha, sözünüzü hemen yutun! Evet İtalya, Antalya ve Bodrum’a hepsine iki üç ay içerisinde gittim ama aslına bakarsanız bunlardan sadece İtalya tam anlamı ile bir tatildi. Antalya seyahatimiz, ailemle olduğum için özel ve anlamlı bir bayramdı. Bodrum’da daha sonra yapacağım Bodrum postumdan da anlayacağınız gibi ilginç bir tatil oldu :/ Hadi Antalya’dan kısa bir kaç not ile sizi baş başa bırakayım..

Öncelikle geçtiğimiz mart ayında kaybettiğimiz değerli aile büyüğüm canım amcamı andık

Devamını Oku

İtalya Serisi – Pompei

Aile, Bence, Evlilik, Keşif, Sosyal, Yaşam - serap - Ağustos 1, 2013

İtalya gezimin son durağı Napoli Pompei ydi. Napoli deyince akla ilk gelen makarnaları, limonları ve tabi ki insanları Vezüv Yanardağı’nın lavları ile ölen, taşlaşmış bedenlerinin sergilendiği günahlar şehri Pompei gelir…. Size Pompei’yi kısaca anlattıktan sonra Napoli ile başbaşa bırakacağım… Pompei bir liman ve ticaret kentiymiş. Dolayısı ile çok zengin bir halkı varmış. “24 Ağustosda Vezüv yanardağından yükselen dumanlar, kısa bir sürede şehri mezarlığa dönüştürdü. 20.000’i aşkın insan yok oldu. İnsanlar, lavların içinde kavrulup 2000 yıl boyunca =&1=& kaldılar. İtalya’daki =&2=&, Napoli’nin 25 km uzağındaydı. =&3=& yanardağındaki püskürme 2 gün sürdü. =&2=& bu 2 günün sonunda 6-7 metre derine gömülmüştü.”
Küller ve zehirli gazlardan kendilerini korumaya çalışan insanların taşlaşmış bedenleri.

Bu yazıyı şu şekilde düzeltmek gerekir ki 20.000 nüfustan geriye kalan 2000 kişilik nüfusun

Devamını Oku

İtalyan Serisi- Roma / 1

Bence, Keşif, Yaşam - serap - Temmuz 30, 2013

Ve İtalya gezimizin en keyifli noktalarından birine daha geliyoruz:  Aşıklar Şehri Roma ! ROMA tersten okuyun AMOR yani AŞK! Birçok aşk filmine hikayesine konu olan şehir… Ve yine seyrederken hep o sahnenin içinde olmayı dilediğim, hayalini kurduğum  AŞK ÇEŞMESİ -FONTANA DE TREVI…

Fontana de Trevi

Aşıkların buluşma noktası ve çeşmeye para atıp dilek diledikleri muhteşem yer!

 

Dileğim tuttu 🙂

Aşk Çeşmesi Hakkında biraz bilgi ister misiniz 🙂

 

Fontana de Trevi, Roma’da Poli Sarayı’nın kenarına Nicolò Salvi tarafından Klasik ve Barokkarışımı olarak inşa edilmiş dünyadaki en ünlü çeşmelerden birisidir. Üç yolun kavşağında bulunduğu için Trevi adıyla anıldığı varsayıldığı gibi üç yeraltı su yolunun bu noktada toplanmasının isminin nedeni olduğu da düşünülmektedir. Trevi Çeşmesinin genel ifadesi “deniz”dir. Denizkabuğu şeklinde bir at arabası arabayı çeken denizden çıkan kanatlı atlar ve arabada bulunan mitolojik deniz tanrısı görünümün konusunu oluşturmaktadır. Bu yapıda heykel ve mimarî çok güzel bir biçimde kaynaşmıştır. Trevi Çeşmesi’nın tarihi İmparator Augustus döneminde başlar. Tarih su arayan askerlere su kaynağının yerini gösteren bir kızın efsanesine dayanmaktadır. İmparator Augustus’nun damadı Agrippa akan suyu Vergine su kemeri ile Pantheon’a kadar ulaştırmıştır. 12. yüzyılda V. Niccolo tarafından ve 15. yüzyılın ortasında 4. Paolo tarafından restore edilmiştir. 1998’de büyük bir düzenleme geçirmiş temizlenmiş ve su sistemi de yenilenmiştir.

Ve İspanyol Merdivenleri

İspanyol merdivenleri her basamağında

Devamını Oku

İtalya Serisi Pisa

Bence, Keşif, Sosyal, Yaşam - serap - Temmuz 25, 2013

Ve gelelim İtalya gezimizin fotoğraf çekerken en keyif aldığım noktasına; Floransa kentinde

Devamını Oku

İtalya Serisi- Siena

Tüm Yazılar - serap - Temmuz 13, 2013

İtalya gezimize her köşesi tarih kokan Siena ile devam edelim 🙂 Şu an bu yazıyı yazarken bile yuzyıllar önce bu alanda koşturan atların ayak seslerini duyar gibiyim… UNESCO tarafından Dünya Kültür Mirası Listesine giren Siena, Floransa’nın üzüm bağları ile meşhur Toscana bölgesinde bulunmakta. Siena gezimizi tur şirketinden bağımsız olarak planladık ve hayatımda ilk defa tren yolculuğu yaparak MonteCatini den Siena’ya gittik. Trenimiz önce Floransa’ya uğruyor oradan da Siena’ya 🙂  

Trende çoook büyük bir keyifle yolculuk yapıyorum 🙂

Ve sonra Siena’ya CIAO diyoruz 🙂

Bizi

Devamını Oku
Bu sitede kullanılan her türlü yazı, içerik ve görsel malzeme Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu ve Türk Ceza Kanunu kapsamında korunmaktadır. Bu blogdaki hiçbir içerik, kısmen ya da tamamen, önceden izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kullanılamaz.
Serap Oğuz Tan ©2016 - Tüm Hakları Saklıdır.

Web Tasarım