Soruyor musunuz kendi kendinize acaba ben en çok kimleri severim, nasıl insanları, nasıl mekanları, nasıl tatları, nasıl kokuları ve nasıl davranışları diye?
Benim de her geçen gün farkettiğim şeydir ki aslında o kadar kolayca sevebiliyorum ki..Sevmediklerimi ayıklamak daha kolay oluyor sevdiklerimden 🙂
Mesela sevdiklerimi isim isim saymayı sevmem..Olur da kırarım birini; korkarım..Sevmeyi seven,hassas insanları severim ben..Karşısındakini incitmekten sakınan; yeri geldiğinde de dostunu nazikçe uyarabileni severim..Sıcacık gülümseyip; kocaman sarılabileni severim ben..Espirilerini insanları yermek,kırmak değil; mutlu etmek niyetiyle yapanları severim…Sır tutanı, dinleyeni; derdim olunca da güvenilir bir omuzu olanı severim ben..Aklımdan tam da onu geçirirken, aklına esip arayanı severim..Derdi olunca ağlamaktan utanmayanı; kahkahasını patlatırken korkmayanı da..Olduğu gibi yani..Özleyebileni, kızabileni,darılınca surat asıp; el uzatınca tutabileni…
Ukala davranışları sevmem asla.Herşeyi bildiğini iddia ederken başkalarını dinlemeyen, yargılamadan infaz eden tipleri..Gözlerim küçülüyormuş gibi hissederim kendimi ifade edemediğimde..Kimseye bunu hissettirmeyecek kadar insan olan herkesi severim..
Siyasal görüşünü, kararını,tuttuğu tarafı açıklamaktan korkmayanları severim..Vatanını milletini seveni..
Ferah mekanları severim mesela..Fotoğraf çekerken karanlık çıkmasın pozlar isterim.Yeni yerler olsun isterim, tanıdıkça,paylaştıkça değer biçilsin her metrekareye..Hatta geçerken bir apartman önünden, yasemin kokusu geliyorsa burnuma; orayı da severim..Sırf onun için yol bile değiştiririm..
Farklı tatları denemeyi severim, sakatat (beyin-ciğer ıyy)-at-köpek vs eti dışında 🙂
Hımm köpekleri severim en çok da golden ları..Sıcacık oluşlarını,sizi anlıyor gibi davranışlarını..
Sıcacık bir sütlü nescafeyi severim..Aniden gelen bir hediye defteri (bugün geldi ve asla kıyamam yazmaya..)
Ya da baby showerlarda dağıtılan minnoş promosyonları…Yapılmış olmak için değil de, içten gelerek yapılanı..
Yemek yapmayı, kıyafetler aksesuarlar tasarlayıp üretmeyi, şiir yazmayı, sahilde gezmeyi,seyehat etmeyi,yüzmeyi..Hepsini çook severim..
Ve yaşlıları..Babacan davranan amcaları, pamuk gibi yumuşacık teyzeleri, hepimizin en masum,saf hali bebişleri Ve tabi ki siz değerli okuyucularımı..Güzel parmakları ile tuşlara dokunup da yorum bırakan yüreklerinizi…
Dedim ya herşey sevilmeye değer..Daha neler eklerim ben bu listeye..
Siz neler seviyorsunuz hiç düşündünüz mü..
Ve bugün ki kombinim; daha önceden tanıdığınız bol paça yuksek bel gri mango pantolonum
Stefanel yakası detaylı gömleğim
Yargıcı dan Binnur’cuğumun hediyesi gri hırkam
Ve lovely shoes papilerim..
Sizleri çoooook öperim!
Canlarım selam,şu saate dek inanılmaz bir yoğunluk içerisinde olmam nedeni ile ancak yazabiliyorum 🙂 Öncelikle bugün benim için gerçek bir süpriz olan konudan bahsedeceğim :))Bilirsiniz şansızlık konusunda tam bir bahtsız bedeviyimdir.Yani aslında artık değilim sanırım :)2011 bana şans ve uğur getirdi..2011 e iyi girdik sanırım bu yıl bizlerin yılı olacak 🙂 Bugün stil direktörümüz canım Edi’min düzenlediği Pieces den bir hediye kazandım..İnanılmaz sevindim:)En çok da Edi’den kazandığım için sevindim..İletişim bilgilerimi ve sevincimi paylaştığım maile hemen geri dönüş yapan “direktörlük” hakkını veren Edi’ciğim le neredeyse akraba çıkacak olmaktan ayrıca mutluluk duydum..Çoook büyük tesadüfler zinciri..Ona tekrar teşekkür ederim:))
| yakalara dikkat 🙂 |
Gelelim Tasarım elbiselerime!
Palladium a gittik,Zeynep’im ve eşi ile buluştuk.Gezdik
Hafta sonunu kim sevmez 🙂 Tabi ki ben de seviyorum!Bugün sabah erkencikten kalktım..Ne giysem
